Doğal yaşama ne zaman sahip çıkacağız

Günlük yaşantıda artık insanların aklına pek gelmiyor bu konu. Betonlara bakmaktan şişti içimiz. Stres dolu, sinirli, aksi, uyumsuz insanlar olduk çoğumuz. Köpeklere bakıyorum, mutsuzluk var hayvanların yüzünde. Kediler bezmiş çimento, beton, duvar üçlemesinden. Evde camdan bakınca gökyüzünü bile göremiyoruz çoğumuz. Bir sorun bakalım sizlerde lütfen kendinize, en son ne zaman bir inek gördünüz otlarken veya en son ne zaman sürü halinde çoban eşliğinde dolaşan hayvanlar gördünüz. Gördüğümüz ne? Beton, kafe, restaurant, sesli kulüpler vs. vs.

Çok dikkatimi çeken bir olaya şahit oldum geçenlerde. Sokaklarda yaşayan iki arkadaş köpek, spar adlı marketin önünde bulunan 1,5 m2 alana konuşlandırılmış, görsel amaçlı sunulmuş, sanki, aha alın bu da çim sonra şehirde yeşil yok demeyin dercesine oraya yerleştirilmiş çimlere sığışmışlar, zavallı hayvanlar orada huzur buluyorlar. Yoksa her yer beton, hayvanlar streste. Bakıyorum hepsi kuyruğunu kovalıyor.

Köyleri, ormanları, yeşil alanları, ağaçları, hayvanları yok etmeyelim, edilmesine de izin vermemek çok daha iyi.bir çözüm. Aksi halde, residence, apartman, site, bar, havuz, alışveriş merkezi falan derken kaybediyoruz başta aklımız olmak üzere her şeyimizi. Bu kadar lüks meraklısı insanlar olmanın anlamı nedir çözemiyorum diyecem ama çözüyorum da. Para, para, para ve daha çok para + olan parayı en açık şeklinde başkalarına gösterme merakı. Tam karşılığı kocaman bir görgüsüzlük.

Ben iphone kullanmıyorum, bmw, mercedes ve bilimum lüks arabaya karşıyım ve kullanmıyorum eski veya yeni model farkı gözetmeksizin, residence yaşantısı mide bulandırıcı bana göre, havuzdan nefret ediyorum, alışveriş merkezlerini ise yok sayıyorum. Çimlerde oturmayı seviyorum abi ben, piknik seviyorum.
02.09.2017 Jax
1 1
daha iyi hizmet verebilmek için çerez (cookie) kullanıyoruz. detaylı bilgi için tıklayın